Salı, Kasım 10, 2009

10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü

Atatürk, bir Türk'ün, Türk olmakla övünebileceği en önemli mirastır. İçinde yaşadığı şartlara adeta meydan okurcasına kendisini geliştirmiş ve koca bir milleti imkansız sanılan bir zaferle tanıştırmıştır. Bırakın zaferi, savaşmayı bile düşünmeyen insanlar, onun kurduğu demokratik cumhuriyetle tanışmışlardır.

Bu gün Atatürkçülük denen şey, o zamanlar delilik sayılmıştı. Tarihte, sıradan bir insan olarak dünyaya gelip onun yapabildiği devrimleri yapma kudretine erişen başka bir insan olmamıştır. Bu devrimler, Atatürk'ün o muhteşem zekasıyla inanılamayacak kadar kısa zamanlarda vücut bulmuştur.

Hayatını Türk milletine adayan Atatürk, bir liderde olması gereken tüm vasıflara sahipti. İçinde büyüdüğü o savaş yıllarına ve fukaralığa rağmen, bugüne kadar kendisi kadar şık giyinen bir devlet adamı veya asker çıkmamıştır. O zamanlar kıymetini pek az insanın kavradığı "fotoğraf" olgusunu öyle iyi anlamıştır ki, bugün bile o kadar çok güzel pozu olan bir devlet adamı yoktur. Çok konuşkan değildi, fakat öyle dolu bir insandı ki veciz sözleri ve diyalogları kitaplar doldurdu. Kendisiyle asla çelişmeyen, çok vurucu bir üslubu vardı.

Şık, bakımlı, zarif bir devlet adamı iken, zamanı geldiğinde sert, otoriter, cesur ve çok zeki bir asker de olabilmişti. Atatürk,şartların ortaya çıkardığı değil, şartları zorlayarak kendine tarihte parlak sayfalar açan ve imkansızlıklar içinden çıkan bir mucizenin adıdır.

Tüm imkansızlıklar içinde kurduğu bu güzel ve temelleri sağlam sistemde yetişen hiç kimsenin Atatürk'e dil uzatmaya hakkı yoktur. Lüzumsuz işlerin arkasına onun o şerefli ideolojisini koyanlara da söylenmiş bir söz vardır: "Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!"